Çeşitlendirme Dirençli Bir Yatırım Portföyünün Anahtarı Mıdır?
Finansal istikrara kavuşabilmek ve ileriye dönük kaliteli bir yatırım oluşturabilmek için yatırım çeşitlendirme yöntemlerine başvurulabiliyor. Çeşitlendirme dirençli bir yatırım portföyü oluşturmak için gerekli midir?
Her bireysel girişimci yatırımındaki riskleri en aza indirmeyi hedefler. Sağlıklı ve uzun vadeli bir yatırım planında riskleri de düşünmek gerekir. Bu doğrultuda yatırımı çeşitlendirme yani portföy çeşitlendirme yollarına başvurulabilir.
Varlığın çeşitlendirilmesi uzun vadede daha dirençli bir yatırım yapabilmeyi sağlar. Yatırımcıların uzun yıllardır kullandığı yatırımda portföy çeşitlendirme uygulaması riskleri azaltırken getiriyi arttırır. Kişinin farklı varlık sınıflarına yönelmesini sağlayarak farklı sektörlere ait enstrümanlara sermayesinin dağıtılmasını mümkün kılar.
Borsa gibi yatırım kanallarında daha çok öne çıkan sepet yapma ya da sepet oluşturma ifadesi aslında portföy çeşitlendirme işleminin bir türevidir. Altın, gümüş gibi değerli madenler dolar, euro gibi döviz kurları başta olmak üzere her türlü yatırım portföyde yer alabilir.
Çeşitlendirme Yatırım Riskini Azaltmak İçin Neden Önemlidir?
Var olan tüm birikimi tek bir yatırım kanalına odaklamak ileriye dönük yatırımcının kayıp riskini aynı oranda arttıracaktır. Riskleri azaltabilmek adına yatırımcı farklı varlık sınıflarına, coğrafi bölgeye ve sektörlere yayılarak riskleri azaltmayı hedefler.
Yatırımda çeşitlilik her zaman için riskleri azaltırken getiriyi çoğaltmayı sağlar. Özellikle yatırım yapılan varlığın düşüşünden kaynaklı oluşabilecek ciddi risklerin önüne geçilir.
Çeşitlendirmenin yatırım riskini azaltmadaki önemli bir diğer etkisi ise yüksek risk ve düşük risk algısı gözetilerek dengeli bir yatırım portföyü oluşturabilme fırsatı sunmasıdır.
Yüksek yatırımdan elde edilecek potansiyel kazanç düşünüldüğünde buraya yapılacak bir miktar yatırım, düşük riskli bir yatırım ile dengelenebilir. Bu sayede piyasada oluşabilecek oynaklığa karşı daha dirençli bir tasarruf alanı oluşturulabilir.
Yatırımcılar Farklı Varlık Sınıflarında Çeşitliliği Nasıl Sağlayabilir?
Yatırımcılar farklı varlık sınıflarında çeşitliliği nasıl sağlayabilir? sorusunu cevaplayabilmek için varlık sınıflarının neler olduğunu bilmek gerekir. En çok değerlendirilen ve kazandıran yatırım araçları arasında yer alan borsa yatırım portföyüne eklenen en önemli enstrümandır. Sepet yapma özelliğini kullanan borsa yatırımcısı yüksek kazanç elde edilebilir.
Finansal çeşitleme sürecinde portföy dağılımını doğru oranda yapmak gerekir. Farklı varlık sınıflarına yönelmek isteyen bir yatırımcıya örnek olarak sunulabilecek portföyler arasında altın, döviz, bono, nakit para, tahvil, mevduat, hisse senedi gibi yatırım araçları sayılabilir. Yalnızca maddi varlık türleri bulunmuyor. Maddi olmayan varlık türleri de kullanılabilir.
Bunlar; ETF’ler, yatırım fonları ve kripto paralar olabilir. Maddi varlıklar kategorisinde gayrimenkuller, konut ve araziler gibi fiziksel mülkler sayılabilir.
Temel tarım ürünleri, emtialar, borsada işlem gören hammadde kaynakları yatırım araçları arasında yer alır. Varlık seçiminde çeşitliliği sağlayabilmek için artı ve eksilerin belirlenmesi gelir ve gider tablosu oluşturulması gerekir.
Yatırım Portföylerinde Aşırı Çeşitlendirmenin Tuzakları Nelerdir?
Yatırım portföyünün aşırı çeşitlendirmesi bireysel kazançta risk oluşturur mu? sorusu yanıtlanmadan önce yatırımcının portföy çeşitlenmesine duyduğu ihtiyacın yanıtlanması gerekir. Halk dilinde sepet yapma olarak adlandırılan portföy çeşitlendirme yatırımın riskini azaltma hedefi ile yapılan bir uygulamadır.
Paranın farklı sınıflardan menkul kıymetlere yatırılması işlemine verilen bu ad riski minimize edebilmeyi sağlar. Her ne kadar portföyün çeşitlendirilmesi yatırım yönüyle daha garantici bir yaklaşım olarak görülse de aşırı çeşitlendirme bazı tuzakları beraberinde getirebilir.
Portföy çeşitlenmesinde karşılaşılabilecek sistematik risk kaynakları arasında faiz oranı riski, piyasa riski, kur riski, politik risk, enflasyon riski sayılabilir. Dalgalı bir piyasa ortamında var olan yatırımın sağlıklı şekilde korunabilmesi için çok fazla yatırım portföyüne yönelmek yerine uzun vadede en çok kazandıracağı düşünülen birkaç yatırım portföyüne yönelmek yeterlidir.
Öte yandan küresel piyasalarda oluşan her yenilik ile bir anda ortaya çıkan spekülatif ya da psikolojik faktörler de süreçte portföy yönetiminde sistematik risklere sebep olabilir.
Uluslararası Çeşitlendirme Dirençli Portföyler İçin Akıllı Bir Strateji Midir?
Uluslararası çeşitlendirme kavramı modern portföyün çeşitlendirmesinin özel bir halidir. Yurtiçi menkul kıymetlerden oluşur. Portföy yönetim stratejilerinden biri haline gelen uluslararası portföy kuramı dirençli portföy oluşturabilmek için akıllı bir stratejidir.
Farklı coğrafi bölgede yatırım yapmış olan yatırımcı riskleri dağıtır. Temelinde risk yönetim stratejisi olarak adlandırılabilir.
Portföy çeşitlendirmenin en temelinde yatırımların riskini en aza indirebilmek ve parayı farklı sınıflardan menkul kıymetlerde değerlendirme fikri yer alır.
Bu fikirle örtüşen uluslararası çeşitlendirme stratejileri ileriye dönük daha akılcı ve dirençli bir portföy oluşturabilmenin anahtarıdır. Global olarak uluslararası çeşitlendirme ile risklerin %43,25’e kadar düşürülebildiği fark edilmiştir. Ortaya çıkan bu veri bir yatırımcının hisse senedi portföyünün uluslararası çeşitlendirmedeki önemini de gözler önüne seriyor.
Ülkemizde daha çok bireysel risklerin varlığı uluslararası çeşitlendirme yapma stratejilerini benimsemeye gerektiriyor. Ülke riskini azaltmak yatırımların daha istikrarlı kazançlar sağlamasını sunmak için bu yöntemi benimsemek ileri vadede yüksek kazanç elde edebilmeyi sağlıyor. Portföy yönetim stratejileri:
- Satın al ve elde tut stratejisi
- Sabit değer stratejisi
- Değişken oran stratejisi
- Yükümlülük karşılama stratejisi
- Sabit oran stratejisi
- Analiz yönetimi bazlı strateji
- 8 farklı hisse portföyü yönetimi stratejisi
- Yükümlülük karşılama stratejisi
- Maliyeti ortalama stratejisi
Borsa Yatırım Fonları (ETF’ler) Çeşitlendirilmiş Portföylerde Nasıl Bir Rol Oynar?
ETF‘ler borsada işlem gören yatırım fonlarına verilen addır. Endeks sektör ya da varlık grubunu takip ederek para yönetimi sağlar. Hisse senedine benzeyen bir standartla borsada alınıp satılabilir.
Düşük maliyetli yatırım araçları arasında olması pasif ya da aktif yönetim stratejilerinde daha rahat kullanılabilmesini sağlar. Bu yönüyle riskleri minimize etmesi borsa yatırım fonlarını çeşitlendirilmiş portföylerde öne çıkarır.
Yatırım yapmak konusunda daha esnek çözüm arayışında olanlar için öne çıkan borsa yatırım fonu, bono hisse senedi veya tahvil gibi yatırım araçlarının bulunduğu bir düzlemde yer alır. Borsa yatırım fonu Tefas’ta işlem gören fonlar veya normal hisse senedi alım satım süreçlerinde kolaylıkla kullanılabilir.
Çeşitlendirilmiş portföy de kullanılmasının en önemli etkisi bu yöntemi kullanarak yatırım yapmanın daha kolay olmasıdır. Çok yönlü olması da birikimlerin farklı sepetlere daha rahat konulmasını sağlar.
ETF’ler üzerinden yüzlerce hisse senedine yatırım yapılabilir. Bu esneklik payı ileride daha çeşitli bir portföy oluşturabilmeyi mümkün kılar.
Piyasalarda yaygın olarak tercih edilen ETF türleri:
- Çeşitlendirilmiş pasif öz sermaye ETF’leri
- Aktif özsermaye ETF’leri
- Niş pasif öz sermaye ETF’leri
- Sabit gelirli ETF’ler
Borsa yatırım fonunun ETF’de en önemli faydaları farklı yatırım araçlarına yönelmeyi sağlar. Niş alanda yatırım yapma fırsatı sunar. Marjla satın alınabilir ve açığa satılabilir. Hisse senedi ya da emtia gibi borsa üzerinden hızla alınıp satılabilir. Temettü getirili fonlar ile ekstra kazanç sunar.
Tek bir hisse senedi almak yerine yüzlerce hisse senedine tek bir endeks üzerinden yatırım yapabilme fırsatı sunar. Hisse türüne uygun risk analizini yapabilmeyi sağlar. Hem yurtiçinde hem yurtdışında farklı finansal araçlara daha rahat yatırım yapabilmeyi mümkün hale getirir.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,
Anıl UZUN