Dijital İkamet Programları Nedir?
Dijital ikamet programları son dönemde oldukça gelişen alanların başında yer almıştır. Geçtiğimiz 10 yılda uzaktan ve evden çalışmayla ilgili yapılan düzenlemeler e ikamet ve dijital ikamet programlarını doğurmuştur. Özellikle de teknoloji alanında çalışan pek çok kişi ve şirket için dijital ikamet programları oldukça popüler bir hale gelmiştir. Ayrıca Covid 19 salgınının Bu durumu daha da tetiklediğini söyleyebiliriz. Evden ve uzaktan çalışmak pek çok kişi ve kurum açısından belirli avantajlara sahiptir. Özellikle salgın hastalık döneminde pek çok işletme için bu çalışma stilinin zorunlu bir deneyim haline gelmesiyle birlikte önemli adımlar atılmıştır. Ayrıca uzaktan çalışma ilişkileri pek çok durumda istisna olmaktan çıkarak kural haline gelebilecektir.
Dünyamızda ciddi bir şekilde etkisini sürdüren karantina durumları nedeniyle iş hayatı ve süreçleri ciddi bir şekilde kısıtlanmıştır. Bu durum nedeniyle pek çok girişimci ve çalışan uzaktan çalışma yöntemlerine dahil olmuştur. Bu süreç içerisinde yapılan pek çok işin uzaktan dijital platformlar aracılığıyla da halledilebileceği görülmüştür. Dijital platformların ve uzaktan çalışma yöntemlerinin oldukça işlevsel olması nedeniyle yaygınlaştırılması da amaçlanmıştır. Dijital çalışmaların yaygınlaştırılması konusunda şirketlerden başlayarak devletlere kadar pek çok kurum yatırımlar yapmıştır.
İş Yaşamında Dijital Dönüşüm
Dijitalleşme pek çok organizasyon için yeni değerler oluşturan ve fırsatlar sunan bir özelliğe sahiptir. Ancak dijitalleşme ile birlikte insan ile makine arasındaki ilişkiyi yönetebilmek ve daha iyi hale getirebilmek daha da önemli hale geliyor. Teknolojik gelişmeler ve dijital dönüşüm her geçen sürede daha da çok ihtiyaç haline gelirken geçmişten günümüze gelen çalışma yöntemleri değişime zorunlu tutuluyor. Özellikle tüm dünyada uzaktan çalışmanın ve hibrit yöntemlerin yaygınlaşması nedeniyle fiziksel bir ortam ya da zaman gereksinimine bağlı bağlılık söz konusu olmuyor. Çağımızda fiziksel dünya ile dijital dünyanın sınırları oldukça bulanık bir hale gelmiştir. Bu anlamda post dijital çağ olarak adlandırabileceğimiz bu dönem içerisinde pek çok fırsat ve risk bulunmaktadır. Özellikle de bu fırsat ve risk ilişkisi içerisinde dijital dönüşümü yönetilmiş pek çok şirket diğerlerinin bir adım önüne çıkmış durumdadır.
Yapay zekanın geliştirilmesi ve makine öğrenmesi gibi gelişmeler sayesinde şirketlerin ekosistemi oldukça büyük değişimler yaşamıştır. Özellikle veri işleme konusunda yaşanan gelişmeler nedeniyle şirketler hayatta kalmak adına dijital dönüşüme yönelmek zorundadır. Dijital dönüşüm ile yalnızca uzaktan çalışmayı değil aynı zamanda da bilişim teknolojilerinin tüm sürece yayılmasını kastediyorum. Bu yeni iş süreci içerisinde depolama ve işleme gibi süreçler değişirken aynı zamanda da tüketiciye ulaşma biçimleri de önemli oranda değişikliğe uğramıştır. Tüm dünyada bu dijital dönüşüm süreci oldukça hızlı bir şekilde değişime uğramaktadır. Bu nedenle özellikle iş süreçlerinde dijital dönüşüm trendlerine uyum sağlamak oldukça yararlı olacaktır. Dijital dönüşümü şirketlere entegre etmek için veri analizinde önemli değişikliklere gitmek, dijital güvenliğe uyum sağlamak, bütünleşik bulut gibi depolama uygulamalarına geçmek, yapay zeka destekli sistemler oluşturmak ve bağlantılı tedarik zinciri oluşturmak gerekir. Bu çalışmalar sayesinde dijital dönüşümün hızına büyük oranda ayak uydurulmuş olacaktır. Bu çalışmalarla birlikte özellikle personelin ve görevlilerin rollerinde de değişimler olabilir. Özellikle personellerin uzaktan ve dijital bir şekilde çalıştığı sisteme geçiş yapılabilir. Ancak bunun yapılabilmesi için de dijital ikamet programları için uyum sağlamak ve destek vermek gereklidir.
Dijital İkamet Programlarının Detayları Nelerdir?
Tüm dünyada yaşanan dijital dönüşüm nedeniyle dijital ikamet programları gündem haline gelmiştir. Bu programlara dijital göçebeler için oturum izni ya da e ikamet gibi isimler de verilmiştir. Özellikle son dönemde yaygın bir şekilde kullanılan uzaktan çalışma sistemi sayesinde bu programlara pek çok kişi dahil olabilecektir. Dijital ikamet programlarına dahil olan bireyler özellikle teknoloji şirketlerinde ve dijital dönüşüme geçmiş farklı firmalarda çalışabilmektedir. Bireyler farklı ülke ve bölgelerde olmasına rağmen yasal olarak o şirkette çalışabilir hale gelir. Ancak bunun sağlanabilmesi için şirketlerin dijital dönüşümü oldukça hızlı bir şekilde yaratması da gerekir. Çünkü bu programdan yararlanan bireyler yasal olarak şirkette çalışabilir ancak farklı bir ülkede yaşamaktadır. Dijital ikamet programları oldukça büyük yararlar sağlasa da şirketlerin bu çalışma sürecine tamamen uyumlu olması da gerekir.
Bu programdan yararlanmak için ülkelerin kendilerinin belirlediği pek çok kriter bulunmaktadır. Bireylerin bu kriterlere uygun olması dışında şirketlerin de bazı koşulları sağlaması gerekmektedir. Bu programda Avrupa’da yer alan pek çok ülke için vize başvurusu yapılabiliyor. Dijital göçebe vizeleri sayesinde pek çok ülke beyin göçünden iyi bir şekilde yararlanırken nüfusla ilgili pek çok sorunda da mücadele etme şansı elde etmiş oluyor. Bu nedenle özellikle pek çok Avrupa ülkesi tarafından dijital ikamet programları desteklenmektedir. Bu programdan yararlanmak için ayrıca belirli bir gelir düzeyine de sahip olmak gerekiyor. Ülkeler arasında gelir gereksinimi ile ilgili bazı farklılıklar bulunuyor. Örnek olarak İzlanda bu vize için aylık olarak 7.000 € civarında bir gereksinim bildirirken Finlandiya, 1.220 € bir gereksinim bildirmektedir. Bu nedenle şirketlerin çalışacak personele bu gelir gereksinimi ile ilgili yardımcı olması gerekir. Ayrıca dijital ikamet programlarından yararlanmak için gelir dışında aile üyeleri, başvuru sahibinin uygun olması, istihdam edilme ve izinlerin yenilenmesi gibi şartların da sağlanıyor olması gerekir.
Dijital İkamet Programlarının Şirketler İçin Önemi Nedir?
Günümüzde şirketlerin ve girişimlerin dijital olmayan ortamlarla başarıya ulaşması neredeyse imkansızdır. Diğer şirketlerin önüne geçmek ve önemli bir girişim sağlamak için dijital dönüşüm şarttır. Bu dijital dönüşüm üretim ve hizmetlerin dijitalleşme sini içerirken aynı zamanda iş yapma biçimlerini de etkiler. Şirketler yatırımlarını yaparken ve yeni girişimlerde bulunurken nitelikli işgücüne ihtiyaç duyar. Bu iş gücü içerisinde yüz yüze çalışması gereken ve bazı işleri yürütmesi gereken personeller bulunabilir. Ancak özellikle projeler geliştirmesi beklenen ya da yeni fikirler üretecek personeller için yüz yüze çalışma stiline ihtiyaç yoktur. Bu personellerin dijital ve uzaktan çalışmaları sağlanabilir. Ancak şirket yapısı buna uygun olsa bile bu personellerin çalışabilmesi için dijital ikamet programlarına dahil olmak gerekir.
Şirketler dijital ikamet programları için uygun hale geldiğinde dünyadaki en nitelikli personellerden yararlanabilme fırsatını elde eder. Çünkü pek çok yatırımcı ve girişimci açısından nitelikli personele ulaşmak önemli bir ihtiyaçtır. Dijital ikamet programları sayesinde ise bu durum büyük oranda sağlanmış olacaktır. Bu sayede yatırımcılar personellerin çalışacağı ortamlar ve alanlar için kaynak ayırmaya ihtiyaç duymayacaktır. Dijital ikamet programlarından yararlanan bireyler uzaktan çalışma yöntemiyle destek sağlayacaktır. Bu sayede personellerin özelliklerinden en iyi şekilde yararlanılacak ve önemli bir zaman kazanılmış olacaktır. Ancak dijital ikamet programları için şirket içerisinde önemli bir dönüşümün ve geliştirmenin yapılması şarttır. Gelecekte pek çok şirket ve girişimci bu çalışma stiliyle başarı elde edeceğinden vakit kaybetmeden bu dönüşüme ayak uydurmak doğru olacaktır.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,
Anıl UZUN