Girişimciliğe Başlamak İçin Alınması Gereken Riskler

Uzunca bir sürece sahip olmanın yanı sıra girişimciliğe başlamak için alınması gereken riskler çoğunlukla korkutucudur. Her ne kadar girişimci insan asla korkmamalı diyenler çıksa da işin aslı böyle değildir. Söz konusu birçok deneyimimle görebildiğim kadarıyla risk ile girişimcilik tanımı her zaman iç içedir. Bundan dolayı riskin olmadığı bir yerden girişimcilikten bahsetmem mümkün değildir. Ancak şüphesiz ki doğru adımlarla riskleri azaltmak ya da risklerin fırsata dönüştürülmesi mümkündür. Verilere baktığımızda girişimcilik fikirlerine sahip insanların sadece beşte biri deneme eğilimindedir. Bununla birlikte denemeye karar verenlerin sayısı da çok daha azdır. İnsanların korkuları ya da alınması gereken riskleri göze almaması önemli bir paya sahiptir. Ancak çok daha önemlisi bu riskleri bilerek projeler geliştirmeye başlamaktır. 

Halihazırda sahip olduğunuz patron olma fikrini hangi koşullarda gerçekleştireceğinizi bilmelisiniz. Aksi durumda tehdit ya da olması gereken risklerden habersiz bir şekilde havuza dalmanın vereceği hasar daha büyük olabilir. Gerçekten planlı bir şekilde girişimcilik üzerine kafa yormak istiyorsanız almanız gereken bu riskleri bilmelisiniz. Bu sayede ortaya çıkabilecek problemlerinizi bilinçli, hızlı bir şekilde çözerek vazgeçmeden ilerlersiniz. Atacağınız sağlam adımlar için bir mihenk taşı görevindeki riskler üzerine sizlere bildiklerimi anlatacağım. Peki, girişimcilik için başlangıç olan riskler nelerdir? 

Sabit Kazançtan Vazgeçme 

Halihazırda bir girişimci olmaya karar veriyorsanız vazgeçtiklerinizin sayısı da az değildir. Çünkü ortaya koyacağınız fikirleri güzel bir şekilde projelendirmenizle bambaşka dünyaların kapısını aralayabilirsiniz. Böyle sınırsız bir fırsata sahip olma adına bazı riskleri almalısınız. Aksi halde herkesin kolaylıkla girişimci olmayı denemesi kolay olurdu. Risk almakla başlayan girişimcilik adımları için ilk kayıp sabit maaşlardır. Kişinin kendi işini kurabilmesi, patron olabilmesi için fedakarlıklar yapması gerekir. Kişisel maliyetlerinizin çok daha ötesinde risklerle karşı karşıya kalacağınızı asla unutmayın. Zihinsel anlamda sağlık sorunlarına dahi giden süreçte mutlaka adımlarınızı sağlam atmalısınız. 

Ne olursa olsun denemek istiyorum diyorsanız kariyerinizi bir kenara bırakmalısınız. Böylelikle sabit kazançlarınızı da elinizin tersiyle itiyorsunuz demektir. Çünkü verimli bir çalışmayla girişimcilik hayallerinizi gerçekleştirme adına planlarınızı yedek olduğu yerden çıkarmalısınız. Bununla birlikte başka projeler ya da sektörde çalışırken kişisel gelirinizi düşünmeniz zor olur. Doğrudan projeye odaklanma adına tam anlamıyla muhtaç olmalısınız. Şirketinizi öyle ya da böyle kurabilmek için çok istediğinizi bu şekilde gösterebilirsiniz. Çoğunlukla kariyer konuşlarında duyduğumuz konfor alanı ifadesini burada kullanmak isterim. Kişinin kendisini rahat ve güvende hissettiği yerden çıkmasıyla girişimcilik ruhunu hisseder. Sabit ve dolgun bir maaşa sahip birisinin yeni ufuklara yelken açması o kadar da kolay değildir. Bununla birlikte yeterli zamana sahip olamamak da bir başka dezavantaj getirir. Tüm bunlarla birlikte girişimcilik başlangıç riskleri arasında bu vazgeçiş ilk sıradadır. 

Kariyer konusunda da yine emeklerinizi girişimcilik yolunda sunmanız söz konusu olabilir. Ancak yaptığınız kariyerinize nokta koyarak da bir başka risk alıyorsunuz diyebiliriz. Her ne kadar geri dönme imkanı olabilse de bazı şeylerin başlamasıyla bu ihtimal azalır. Her seçimin bir başka durumla ilgili vazgeçiş olduğunu bilerek hareket etmelisiniz. 

Sermayenin Hiç Olması 

Sahip olduğunu girişimcilik fikirleriyle ilgili olan planlarınız vardır. Ardından bunları hayata geçirme adına finansman destekler bulursunuz. İşte, burada size söylemem gereken ikinci risk çıkıyor karşımıza. Sermayenin bir anda yanlış kullanımıyla “hiç” haline gelmesi. Girişimci riskleri özelinde sermaye büyük öneme sahip olurken korunması da gereklidir. Bazı durumlarda dış kaynak finans gelirleriyle projeler oluşturmak söz konusudur. Özelikle melek yatırımcı katkıları güzel bir çıkış kapısıdır. Ayrıca girişimcilik özelindeki devlet teşviklerinden de yararlanabilirsiniz. Bunun dışında kredi kullanımları da yine bir sermaye kaynağıdır. Ancak en çok gördüğümüz şüphesiz ki kişisel birikimlerdir. Bilhassa orta ve küçük ölçekli girişimciler için kişisel banka hesaplarının kullanımı hayati rol oynar. Hiçbir kazanım olmadan bu sermayeyi feda edebileceğinizi unutmayın. Var olan girişimcilik sermaye riskleri bu kapsamda ifade edilmeye devam ediyor. 

Sermaye konusunda bir başka özel durum ise nakit akışlara güvenmekle ortaya çıkar. Şüphesiz ki var olan girişimcilik planlarına dair projelendirme aşamalarında nakit akışı olmazsa olmazdır. Bunu sağlayabilmek için ise iyi bir bütçe dengesi şarttır. Ancak zor ve çoğunlukla stresli olan bu duruma ilişkin riskler öne çıkabilir. Bir anda ekonomik konjonktür kaynaklı kazanımlarınız eriyebilir, ihtiyaçlarınızı karşılayamayacak duruma gelebilirsiniz. 

Psikolojik Riskler

Sağlam temeller ile girişimcilik başlangıcında riskleri kontrol edebilirsiniz. Bununla birlikte kişisel anlamda zihinsel zorluklar yaşandığını da unutmamalısınız. Sadece maddi konular değil, manevi anlamda da kişinin yorulması ve hatta vazgeçme eğilimi göstermesi olasıdır. Piyasa şartlarının neler olabileceğinden habersiz bir şekilde fikirlerinizi ortaya koysanız bile her şey istediğiniz gibi gitmeyebilir. Mutlaka her türlü stres durumuna hazırlıklı bir şekilde girişimcilik dünyasına adım atmalısınız. Her saniye oluşabilecek olumsuzlukları asla bir kayıp olarak görmemelisiniz. Problemlerin üstüne giderek çözümler sunmaya başladığınız andan itibaren başarmaya adım atarsınız. Şüphesiz ki buradaki en büyük tavsiyem kişisel motivasyon ve inatçılık ilkesidir. Elbette ki sabırlı olmakla da bu yolda yürümeyi daha kolay hale getirebilirsiniz. Bu kapsamda değerlendirdiğimiz zaman karşınıza çıkabilecek riskleri görmenin kazanımı tarifsizdir. Bir anda modunuzu düşürmeme adına her an bir tehlike olabileceğine dair varsayımlar geliştirebilirsiniz. Planlı hareket etmekle de girişimciliğe başlarken alınabilecek riskleri en aza indirir. 

Yoğun iş temposuyla birlikte hızlı değişen tüm durumları takip etmelisiniz. Her gün yeni kararlar alacak ve sorumluluk bilincini öğrenmeye başlayacaksınız. Bu çerçevede yalnız olduğunuzu bilmeli ve kararlarınızı birçok açıdan değerlendirmeler yapmalısınız. Özellikle güvendiğiniz insanlarla hareket etmek ise sizi yalnızlık duygusundan kurtarabilir. 

Aile Huzurunda Riskler 

Şüphesiz ki girişimci için iş projeleri ve çalışmaları çok daha ön plandadır. Eğer kariyerinize nokta koyarak bu yola geçerseniz mutlaka aile huzurunuza dair yapmanız gerekenler olacaktır. Kendi işiniz için çok daha fazla vakit ayırmalısınız. Her ne kadar patron olup rahat etmeyi düşünenler olsa da girişimciliğin bununla ilgisi yoktur. Daha fazla emek, daha fazla efor demek olduğunu hemen söyleyebilirim. Bununla birlikte kendinizin ve ileride sahip olacağınız şirketinizin menfaatlerini her zaman korumaya devam etmelisiniz. Bunu yaparken aile içi huzursuzluklar kendisini gösterebilir. Yetersiz zamana sahip olmak ya da maddi anlamda zorluklar yaşamak birtakım problemleri de beraberinde getirir. Böyle bir durumda çok daha sabırlı, sakin ve tempolu olmaya devam etmelisiniz. Ailenizle geçireceğiniz zamanı azaltmanız gerektiğini de söylemem gerekir. Elbette ki bu durumda girişimcilik yolunda riskler listesinde kendisine yer bulur. 

Çeşitli konular bazında girişimcilik riskleri sunmaya gayret ettim. Tüm bunların ortaya çıkması muhtemel olsa da çalışmalarınızın karşılığını orta ya da uzun vadede alabilirsiniz. İleriye yönelik düşüncelerinizi hayata geçirme adına bu risklerin değer olduğunu söyleyebilirim. Hayatını her zaman için daha sıradışı yaşamaya aday olan girişimciler risk olmadan asla istediklerini elde edemez. Eğer sizlerde girişimci olmaya karar verdim demek istiyorsanız riskleri ve kazanacaklarınızı kıyas yapabilirsiniz. Ardından planlı ve programlı bir şekilde periyodik olarak hedeflerinize ulaşmak adına durmaksızın çalışmalısınız. Hala durmaya devam edenlere bakmadan yola çıkmaya hazır mısınız? 

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,

Anıl UZUN