İklim Değişikliklerinin Önemli Bir Sonucu Olarak Ekonomi
İklim Değişiklikleri oldukça ciddiye alınması gereken ve acil bir durumdur. İklim değişikliklerine sebep olan pek çok faktör söz konusudur. Küresel ısınmaya sebep olan sıra gazı salınımı, elektrik üretilmesi, arazinin yanlış kullanılması, ulaşımda değişmeler iklim değişikliği yaşatan temel faktörlerdir. Bu alanda yapılan pek çok araştırma, ortaya çıkan risklerin ortaya çıktıkları ilk zaman diliminden daha tehlikeli olduklarını ortaya çıkarıyor. Özellikle pek çok etki geri dönüşü olmayan sonuçlar ortaya koyarak küresel ısınmaya sebebiyet verebilir. Bu duruma örnek olarak permafrostun eritilmesi verilebilir. Bu eritme işlemi büyük oranda metan salma durumu oluşturabilir. Metan salınımı ise iklim değişikliği ve küresel ısınmaya neden olan diğer etkenlerden daha büyük yıkıma yol açabilir. Özellikle de sıcaklıklarda olağan yükselmenin yaşanması ciddi bir sorun ortaya çıkaracaktır. Ayrıca dünyanın her bölgesinde yayılan sera gazlarının yerküre üzerinde eşit etkisi söz konusudur. Bu nedenle etkili bir eylem planı oluşturmada küresel durumu göz önüne almak gereklidir.
İklim değişikliği ve küresel ısınma dünyanın her bölgesini etkilese de etkileri bakımından farklılıklar da söz konusudur. Bu farklılıklar nedeniyle iklim adaleti kavramı da tartışmaya konu olmuştur. İklim değişikliklerinin farklı bölgeler arasında farklılıklara neden olması ise özellikle ekonomik anlamda belirli sorunlar ortaya çıkarır. Bu sorun pek çok yatırımcı, aracı kuruluş ve finans kurumları açısından önemli riskler içerir. İklim değişikliklerinin neden olacağı değişimler nedeniyle yatırımcılar daha dikkatli adımlar atmaya başlamış ve yatırım şekillerinde değişime gitmiştir. Ayrıca yüksek risk barındıran bölgelerden kaçınma eğilimine de gittiği söylenebilir. Ancak bu alanda devletler tarafından büyük desteklemeler de söz konusu olacağı için önemli fırsatlar da bulunur. Yatırımcıların bu anlamda iklime yönelik yeni araştırma geliştirme çalışmaları yapması oldukça yararlı olacaktır. İyi analiz edilerek yapılacak yeni yatırımlar önemli gelişmeler kaydedecektir.
İklim Değişiklikleri ve Sürdürülebilir Kalkınma İlişki
İklim Değişiklikleri yatırımcıları ve finans kurumlarını etkilediği gibi öncelikle kalkınma hedefi olan gelişmekte olan ülkeleri de etkiliyor. Geri kalmış pek çok ülke sosyal ve ekonomik kalkınma hamleleri yaparak bir gelişim sağlamayı hedefler. Özellikle üretimde artışın sağlanması, ekonomik yapıyı güçlendirme ve dünya standartlarında geliştirme sağlanması bu kapsamda yapılan çalışmalar arasındadır. Kalkınma ile temel amaç ekonomik büyüme olmasa da ekonomik faaliyetlerle yakından ilişkilidir. Altyapının geliştirilmesine dönük çalışmalar, tarım ve endüstride kalkınma adımları, doğal kaynakları koruma, sosyal hizmet çalışmaları bu kapsamda yapılır. İnsan yaşamındaki kaliteye odaklanan bu çalışmalar iklim değişiklikleri ile yakından ilişkilidir.
Sürdürülebilir kalkınmayla de insan ile doğa arasında belirli bir dengenin kurulması gerekliliği anlaşılır. Sürdürülebilir kalkınma sayesinde doğal kaynakları koruyarak ve bilinçli bir şekilde kullanımı sağlanarak gelişme hedefleniyor. Özellikle de doğal kaynakların bilinçli kullanımı öle geleceğe yönelik bir planlamanın yapılması iklim adaletini sağlamak açısından önceliklidir. Geri kalmış ülkelerde yapılacak sürdürülebilir kalkınma ve iklim değişikliği çalışmaları oldukça benzer bir yapıdadır. Bu nedenle de yatırımcıların geri kalmış bölgelerde yapacağı yatırımlar oldukça önemlidir. Bu bölgelerde bilim ve teknoloji alanına yapılacak olan yatırımlar sayesinde önemli gelişmeler sağlanabilir. Etkili bir yönetim ve planlama ilişkileri sayesinde ekosistemin korunması sağlanmış olacaktır. Ayrıca iklim değişikliklerine yönelik çalışmalar ve doğayı koruma adımları ile geri kalmış ülkeler gerekli kalkınmayı sağlayabilir. Bu nedenle biz yatırımcılar olarak geri kalmış ülkelerdeki sürdürülebilir kalkınmaya önem vererek yatırımları yönlendirebiliriz.
İklim Değişiklikleri ve Gıda Güvenliği İlişkisi Nedir?
Gıda tüm dünyadaki insanlar için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Günlük ihtiyacı karşılamak, sağlıklı bir şekilde yaşamı sürdürmek ve güvenli gıdaya erişmek için yapılacak çalışmalar oldukça önemlidir. Yapılan pek çok araştırma sonrasında yaşanacak iklim değişiklikleri nedeniyle gıda üretimi ve güvenliğinde gelecekte önemli bir sorun ortaya çıkacaktır. Bu durum ise insanların gıdaya erişmesini engelleyen bir problem oluşturacaktır. Ayrıca gıda tüketim eğilimi de incelendiğinde gıda atıkları önlenmezse 2050 yılına gelindiğinde ihtiyaç durumumuz %60 oranında artacaktır. Günümüzde ise gıdanın üretimi ve güvenliği ile ilgili endişe duymamız gerekiyor. Tatlı suya erişimde sıkıntıların yaşanması, toprak verimsizliği ve atmosferimizdeki gazların oransal değişikliği endişemizi daha da yüksek bir seviyeye çıkarmakta. Bu sorunların iklim değişikliklerini de beraberinde getirecek olması ile önemli bir Gıda krizi ile karşı karşıya gelebiliriz.
Yaşanan iklim değişikliklerinin tarıma ve gıdaya olan etkisine en önemli etkisi tatlı su kaynaklarına erişimdeki sorunlar oluşturur. Sıcaklığın giderek yükselmesi nedeniyle tatlı su kaynaklarında ciddi bir azalma durumu söz konusudur. Bu durum aynı zamanda da tarım üretiminde de ciddi bir azalmanın olmasına neden olacaktır. Özellikle dünyada kuruyan ve kurumakta olan pek çok golün varlığı söz konusudur. Bu sebeple de gelecek yıllarda tatlı su kıtlığı ve gıda krizi ile karşı karşıya kalabiliriz. İklim değişiklikleri ile birlikte atmosferde yer alan gazların değişmesi ve sıcaklık değişimleri ile gıda üretimi önemli sorunlar yaşayacaktır. Yüksek CO2 ve ozon gazı gıda üretimi üzerinde olumsuz etki yaparak ciddi sorunlar oluşmasına neden olacaktır. Ayrıca günlük sıcaklık değişimlerinin artması nedeniyle sera etkisi daha da güçlenecektir. Yaşanacak bu sorunlar nedeniyle de pek çok yatırımcı gıda ve tarım alanındaki yatırımları bir fırsat olarak görebilir. Çünkü bu alanda ne kadar önlem alınsa da önemli bir ihtiyacın oluşacağı açık bir şekilde görülüyor. Gıda güvenliğini sağlayacak ve nitelikli tarım uygulamaları yapacak yeni girişimler, büyük başarılar kazandırabilir.
İklim Değişikliklerine Yönelik Ar-Ge Çalışmalarına Yatırım
İklim Değişikliklerinin ortaya çıkardığı önemli sorunlar bu alanda çalışmaların yapılmasına gerek olduğunu gösteriyor. Hayatın neredeyse her alanında görülen İklim sorunları nedeniyle gelecekte insanlığın pek çok sorunla karşı karşıya geleceği açık bir şekilde görülüyor. Orman yangınları, su sıkıntısı, gıda güvenliği, doğal afetler ve kuraklık gibi sorunlar nedeniyle insan yaşamında pek çok değişiklik yaşanacak. Peki, bu durumda yatırımcılara hangi sorumluluklar düşüyor? Yatırımcılar açısından oldukça önemli görevlerin olduğundan söz edebiliriz. Yatırımcılar özellikle bu alanda yapılacak çalışmalar için önemli bir kaynak oluşturma görevi üstlenecektir. Ayrıca doğru adımlar ve planlamalar sayesinde de başarılı geliştirmeler sağlanmış olacaktır.
Yatırımcı ve girişimcilerin iklim değişikliği sonrasında atacağı adımlarla ilgili Ar-Ge çalışmaları önemli katkılar sunar. Bilimsel temele dayanacak bu çalışmalar ile iyi bir planlama yapılarak hangi alanda yatırım yapılacağı daha net bir şekilde görülmüş olacaktır. İklim değişikliklerine neden olan faktörlerin belirlenmesi ve katkılarının ortaya çıkarılması ile etkili adımlar atılacaktır. Özellikle güçlükler ve fırsatların belirlenmesi yoluyla gerekli yatırım araçları net bir şekilde görülecektir. Ayrıca bölgesel ve küresel analizler ile çalışmaların başarılı olma olasılıkları da görülebilir. Bu kapsamda Ar-Ge çalışmaları yapacak kurumlar ile iş birliği içerisinde çalışmalar yapılabilir. Bilimsel temelde yapılacak olan bu çalışmalar sayesinde yatırımların başarılı olması ve iklim değişikliklerinin yıkıcı sorunlarının önlenmesi sağlanmış olacaktır. Ayrıca bu çalışmaların gıda, enerji, tarım ya da teknoloji odaklı olması da mümkündür. Çünkü her alanda önemli bir çalışma ve planlama sorunların çözümü için gereklidir.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,
Anıl UZUN