İyi Borç Kötü Borç Arasındaki Temel Farklılıklar ve Zenginlik Stratejisi
İyi borç kötü borç olarak ikiye ayrılan borç unsuru hemen hepimizin hayatında bir şekilde yer almıştır. Hayat akışı içinde işler yolunda gitmediğinde karşılaşılabilecek tüm olumsuzlukları net halde görmek isteyenler için iyi borç kötü borç kavramları oldukça tanıdık gelebilir.
Finansal açıdan kişinin kendini çıkmazda hissettiği bir dönemde yaşayabileceği tüm hayal kırıklığını önceden kestirebilmek, borç tanımlamasını doğru şekilde değerlendirmek gerekir.
Borç denildiğinde her zaman için tüketim alışkanlığından kaynaklı olarak oluşan bir maddi bocalama süreci akla gelmemelidir. Bazı durumlarda borcu iyi olanda bulunur. Peki iyi borç ne demektir? Borcun iyisi veya kötüsü nasıl olur?
İyi Borç Kötü Borç Kavramları
İyi borç kötü borç kavramlarını ayrı ayrı ele alıp tarif edelim. Kötü borç; kişisel hırslar, maddi kaygılar, bütçe yönetiminde zorlanma gibi farklı sebeplerden kaynaklı olarak oluşan tüm harcamalardır. Bu harcamaların en temelinde nedeni bilinmez ve plansızdır.
Gereksiz borçlar zamanla maddi olarak büyük hale gelebilir. Kötü borç olarak adlandırılan bu sürece karşılık iyi borç kavramı öne çıkar.
İyi borç esasında yıllar sonra belirli bir birikim kazanabilmek ve maddi özgürlüğe ulaşabilmek için kullanılan bir stratejidir. Bir amaç uğruna yapılan borçlanma zamanla getirisi olacak bir adım olarak görülür.
Bu süreçte kişinin kendi gelirini arttırabilmeyi sağlayacak bazı püf noktaları benimsemesi ve her geçen gün giderleri azaltması önemlidir.
İyi Borç Ve Potansiyel Faydalarını Nasıl Tanımlarsınız?
İyi borç kötü borç konusunu irdelerken en faydalı olanın hangisi olduğu noktasına geldik. Finansal yükleri azaltarak doğru kaynağa ulaşmak isteyenlerin başvurduğu iyi borç yöntemi, kısa yoldan hızlı şekilde zengin olma fikri olanların daha çok benimsediği bir yöntemdir.
Tarihte önemli zenginlik kaynakları elde edebilmiş dipten zirveye yükselmiş olan kişilerin benimsedikleri şu sözde oldukça manidar: “İşler kötüye giderken değil iyiye giderken borç alınmalıdır.”
Hemen herkesin daha çok maddi açıdan zorluk çektiği dönemde aldığı borç kötü borç, maddi açıdan refah seviyesi yüksek bir konumdayken zenginlik için alınan borç iyi borçtur.
İyi borç dendiğinde akla ilk olarak farklı varlık yatırımlarına yönelik borçlanma stratejisi gelebilir. Özellikle emlak sektöründe yapılacak borçlanma zamanla zenginliğin kapılarını daha hızlı şekilde aralamayı sağlar.
Değeri artan her varlığa yapılacak borçlanma fiyatı yükseldikçe kişinin daha çok kar elde edebilmesini sağlar. İyi borç kavramına örnek bir başka durum ise eğitimdir.
Kişinin kendini ve eğitim düzeyini artırarak daha fazla para kazanma potansiyelini geliştirmesini destekleyecek her eğitim yatırımı iyi borç olarak değerlendirilir.
Geri Alacakların Özellikleri Ve Finansal Sağlık Açısından Riskleri Nelerdir?
İyi borç kötü borç konusunu yukarıdaki satırlarda oldukça detaylandırdık. Şimdi bu konuyu riskler açısından değerlendirelim. Finansal açıdan alacak risklerini doğru analiz edebilmek ileride oluşabilecek tüm maddi kayıpların önüne geçebilmeyi sağlar.
Finansal risk türleri arasında yerini alan kredi riski, likidite riski veya piyasa riski gibi kavramlar finansal sağlık açısından maddi portföyü olumsuz olarak etkileyen kavramlardır.
Elbette ki borçlanma sürecinde geri alacaklı konumunda bulunan bir şirketin uğrayacağı mali zarar bu riskleri tolere edebilmeyi zorlaştırır. Peki böyle bir durumda ne yapılabilir?
Geri alacakların ödenmesi konusunda yaşanabilecek finansal sağlığı tehdit eden bu riskler gelir gider dengesini koruyabilmeyi zorlaştırır. Daha akılcı ve yerinde finansal kararlar alabilme yetisini zamanla kaybettiren bu süreçte oluşan masrafları karşılayabilmek için hazırlık yapmak günden güne zor hale gelir.
Alacakların çoğalması, günlük, aylık veya yıllık planlamada stratejinin denge kaybına yol açar. Bu durum zamanla gelir seviyesinde azalmayı tetikler.
Finansal risk kavramı içinde değerlendirilen, istenmeyen tüm bu sonuçlar para kaybına, firmaların sermaye yapısında oluşabilecek değişiklikler ile risk ortamının oluşmasına sebep olur.
Şirketlerin borçlanma, alacak verecek ilişkisini doğrudan ilgilendiren finansal risk kavramı sistematik olmayan risk kaynakları içerisinde yer alır.
Tahsil edilmeyen tüm satışların işletmede oluşturabileceği yıkıcı boyutlar hesap edilmeli, düzenli olarak raporlanmalı, doğru zamanda doğru analizler yapılarak nitelikli bir çalışma başlatılmalıdır.
Zenginliği Arttıran Borç İle Arttırmayan Borç Arasını Nasıl Ayırt Edebilirsiniz?
İyi borç kötü borç çerçevesinde biri zenginliği artırırken diğeri sizi zorlayabilir. Bireysel olarak yatırımın bütünsel olarak şirketin borç kavramını doğru değerlendirmesi gerekir. Borç ilişkisi adı verilen bu kavramda her iki tarafın yükümlülüklerini doğru değerlendirmesi önemlidir.
İki farklı seçeneğe ayrılabilen yol haritasında zenginliği arttıran veya azaltan borçlar arasında oluşabilecek tüm farklılıkların doğru şekilde analiz edilmesi gerekir.
Zenginliği azaltan borç var olan varlık üzerinde eksiye götüren bir süreci beraberinde getirir. Borçların faizleri var olan geliri tüketir. Büyümekten daha çok çöküşe götüren bir süreci tetikler.
Zenginliği azaltan her yeni gün zarara uğratan borçlanma maddi kayıpları hızla arttırırken var olan finansal dengeyi bozar. Aksi yönde zenginliği arttıran borçlarda bulunur.
İşletmenin daha iyi kar elde edebilmesi için alınacak yeni bir ürün bireysel olarak kişisel gelişimi artırıp daha çok para kazanmayı sağlayacak bir eğitim harcaması her zaman kişiye kazandıracak zenginliği artırıcı borç kategorisinde değerlendirilebilir.
İyi borç kötü borç temelinde birinde her zaman kazandıran diğerinde ise her zaman kaybettiren bir mantık hakimdir.
Geri Alacakların Yönetimi Ve Azaltılması İçin Hangi Stratejiler Mevcut?
İyi borç kötü borç insan hayatında karşımıza çıkan olgular. Fakat bu kavramları akılcı kullanmak gerekiyor. Dolayısı ile stratejik davranmak yerinde olacaktır.
Finansal birikim sürecinde yatırımını doğru yönlendirmek isteyenlerin başvurdukları zenginlik yolundaki adımlardan biri olan borçlanma, her işletme için ilk basamak olarak görülür. Sonraki basamakta işletmenin aleyhine olan süreç lehine dönmeye başlar.
Bu kez alacaklı konuma düşen kişinin süreci nasıl yönettiği aslında büyük resme götüren en önemli konudur. Borçların yönetimi kadar alacakların yönetimi de oldukça önemli ve planlı hareket edilmesi gereken bir stratejik süreçtir.
Zamanında ve planlı şekilde alacaklarını tahsil edilmesi için her türlü organizasyonu doğru planlamak gerekir. Sistemli bir alacak yönetimi süreçte işlerin daha kontrollü şekilde sürdürülmesini sağlar.
Peki böyle bir durumda ne yapılabilir? Alacak yönetimi uzmanlık gerektiren bir iştir. Tahsilat sürecinde bu süreci daha mantıklı yürütecek bir kişiyle iletişime geçilebilir.
Müşteri hesaplarının yönetilmesi, ödeme planlarının oluşturulması gerekir. Müşteri ile iletişime geçilmesi gibi her türlü aşama dikkate değerdir.
Alacak takip sürecinde hukuki işlem yapılması gerekebilir. Böyle bir durumda borçlanma kadar şirketi zararı uğratabilecek her türlü pozisyondan kaçınabilmek için profesyonel bir destek alınabilir.
Borç Almanın Olumlu Finansal Sonuçlara Yol Açabileceği Durumlar Var mı?
Borç almak hangi durumlarda finansal açıdan olumlu sonuçlar doğurur? Borçlanma konusunda mali dengeyi ayakta tutabilen bireyler maddi güvenliği sağladığında işletmenin daha çok kazanç elde edebilmesini sağlar.
Literatürde olumlu zarar olarak adlandırılan bu kavram finansal açıdan kişinin kendini her zaman daha iyiye odaklanmasını sağlar.
Borç almak mantıklı yatırımlar ve girişimcilik faaliyetleri üzerinde değerlendirildiğinde finansal açıdan faydalı bir süreci beraberinde getirir. Elbette ki burada dengeyi koruyabilmek gerekir.
İçinde bulunduğu çıkmazı kurtarabilmek için borç alan bir kişinin durumu ile kontrolü elinde olan ve her gün kar getiren bir işletmenin sahibinin isteyeceği borç arasında amaçsal farklılıkların getirdiği bir avantaj ve dezavantaj durumu vardır.
Var olan işletmenin düzenli gelir elde edebilmesini sağlamak, nakit akışını her zaman aktif tutmak veya sermayeyi ikiye katlama gibi fikri olanların daha çok tercih ettiği borçlanma yolu olumlu yönde değerlendirildiğinde finansal açıdan oluşabilecek krizlerin önüne geçer.
Hatta refah düzeyini artırabilmek ve finansal zenginliğe ulaşmak amacında olanların daha çok tercih ettiği bu durum işletmenin ulaşmak istediği hedefe daha rahat yol alabilmesini de sağlar.
İyi borç kötü borç sarmalında dolaşırken strateji çok önemli. Kişi hangi türü olursa olsun borçtan kurtulmak isteyebilir. Borçtan kurtulmak isteyen bir kişi iyi borç kavramından uzaklaştıkça aslında dezavantaja sürüklenir.
Kredi kartı borçları kötü borç kavramına girerken finansal geleceği kurtarmak isteyenlerin evi için kariyeri için veya işletmesi için alacağı borçlanma iyi borç olarak değerlendirilir.
İyi borç kötü borç kavramlarını detaylı olarak inceledik. Yazımızda size başarılı bir strateji çizdik. Zeki bir davranışla zenginliğinizi artırabilirsiniz. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,
Anıl UZUN