Yatırımcı Portföy Yönetimi İle Başarıya Ulaşın

Yatırımcı portföy yönetimi başarıya giden yolda sermayeyi risklerden koruyacak ve portföy getiri dengesi sağlayacak bir başarı vaat etmesidir. Var olan kişisel sermayeyi hedefe dönük finansal başarıya ulaştırabilmek için bazı destekler almak doğal bir süreçtir. Burada önemli olan düzenli nakit akış takibi yapabilmek, başarı odaklı olarak kusursuz bir portföy ortaya çıkarabilmektir.

Elbette ki doğru bir yönetim stratejisinin içerisinde sürekli revize edilen ve hedefe dönük üzerinde düşünülen bir portföy hakimiyeti gerekir. Bu anlamda yatırımcı portföy yönetimi istenen sağlıklı ve başarılı yatırıma ulaşabilmek bir aracı olarak görülebilir.

Portföy yönetimi esnasında oluşabilecek riskleri göz önüne alarak yatırım hedefine uygun bir yönetim sağlamak önemlidir. Yıllık varlık çizelgesi, nakit akış grafikleri ve performansa dayalı bir değerlendirme ile sağlıklı bir portföy yönetimi yapılabilir.

Portföy yönetiminde başarıya ulaşmak isteyenlerin dikkat etmesi gereken bazı püf noktalar bulunur. Öncelikli olarak doğru bir hedef belirlemek ve uzun vadede finansal başarı elde edebilme potansiyeli sergilemektir.

Oluşabilecek riskleri tolere edebilecek bir portföy oluşturarak varlık dağılımını akıllıca yapmak önemlidir. Varlık seçimi sırasında uzun vadede kazanç getirisi sunacak risksiz gayrimenkul yatırımı ile kısa sürede büyük kazançlar sunacak hisse senetlerinden oluşturulmuş bir karma portföy seçilebilir. Burada önemli olan doğru araçları kullanarak uzun vadede başarı getirecek bir performans ortaya koyabilmektir.

Portföy Yönetimi Nedir ve Nasıl Yapılır?

Portföy yönetimi kelime anlamı olarak oldukça geniş bir finansal süreci kapsar. Sağlıklı bir portföy yönetiminde elde edilecek kazanca yönelik yatırım dağılımını doğru yapmak önemlidir. Bu sebeple sürece uzman bir yönetici olarak yaklaşmak ileride oluşabilecek zorlanmalarında önüne geçecektir.

Bireysel olarak uzmandan destek almadan portre yönetimi yapmak isteyen bir kişi nelere dikkat edebilir? Bu sorunun yanıtı verilirken belirli gruplara ayrılmış bazı hedefler yerine getirilmelidir.

Süreçte başarı sağlayacak planlamayı ortaya koyacak olan kişinin amacı uzun vadede sağlıklı bir yaşam sürerken kaliteli bir portföy oluşturabilmesidir. Portföy yönetiminde öncelikle hedefler belirlenir. Yapılacak birikim hangi kategorilerde ve ne kadar sürede gerçekleşecek? sorusunun cevabı verilmelidir.

Birikimin sebebi ileride daha kaliteli bir eğitim hayatı yaşamak mı yoksa sorunsuz bir zenginlik anlayışına götürecek bir tasarruf planı oluşturmak mı? ardından bilimsel olarak ne kadar risk alınabilir? sorusunu yanıt vererek finansal durum gözden geçirilmeli ve son olarak yatırım yapılacak zaman dilimi planlanmalıdır.

Hedefte bir tatil planı bulunuyorsa 12 aylık bir portföy yönetimi çizelgesi oluşturulurken uzun vadede emeklilik dönemi için bir birikimi düşünenlerin daha geniş kapsamlı ve süreklilik sağlayacak bir strateji belirlemesi gerekir. Ardından varlıkların hangi gruplardan seçileceği belirlenir. Portföy çeşitlemesi yöntemi kullanarak risk dağıtılır.

Piyasalarda oluşabilecek ani krizlere karşı portföy korunaklı hale getirilir. Düzenli aralıklarla performans değerlendirmesi yapılarak varlığın ne durumda olduğu gözlemlenip ara ara güncellemeler yapılabilir. Burada önemli olan doğru bir yatırım planı oluştururken yeri geldiğinde bir revize edebilecek cesareti gösterebilmektir.

Portföy Dağılımı ve Stratejileri Nelerdir?

Portföy dağılımı ve stratejileri yatırımcının birikimine odakladığı varlık sınıfı ile ilgilidir. Finansal açıdan hedefine ulaşmak isteyen bir yatırımcının portföy dağılımını tamamen riski tolere edebilecek bir bakış açısında yapması kıymetlidir. 

Öncelikle bilinmesi gereken en önemli kavram portföy çeşitlendirmesidir. Bu da halk dilinde portföy dağılımı anlamına gelir. Birden çok varlık sınıfına yatırım yaparak riskleri dağıtmak yani azaltmak ve ileride olabilecek getiri potansiyelini arttırmak hedeflenir. 

En büyük çekince yatırımcının aniden değişen borsa piyasalarında kaynaklı olarak zararı uğramasıdır. Bu sebeple çeşitlendirme yöntemi kullanılarak paranın bir kısmı emtiaya bir kısmı hisse senetlerine geriye kalan kısmı gayrimenkule yatırılabilir.

Elbette ki likidite sorununu aşabilmek için yaşanabilecek kriz anlarında bir miktar da olsa 6 aylık veya 12 aylık katkı sağlayacak bir nakit varlık da düşünülebilir. Portföy dağılım stratejileri arasında aktif ve pasif yönetim adı verilen iki farklı grup yer alır. 

Değişen  piyasa koşulları doğrultusunda sürekli olarak üzerinde planlama gerektiren aktif yönetimin yanı sıra uzun vadede alım satım yapılarak gece gündüz kazandıracak ve sürekli kontrol etmeye gerek olmayan pasif yönetim stratejileri benimsenebilir.

Elbette ki burada önemli olan her an büyüme ve gelişmeye odaklı bir yatırım benimseyebilmektir. Doğru bir strateji seçimi ileride oluşabilecek zararları ortadan kaldırırken uzun vadeli yatırımcının hedefine dönük doğru adımlar atabilmesini sağlar.

Portföy Performansı Nasıl Değerlendirilir?

Portföy performansı yatırımcının belirlediği hedefe dönük ne durumda olduğunu ortaya koyan bir çizelgedir. Bu da değerlendirme yapılırken kişinin tamamen objektif ve sürece hakim bir şekilde yaklaşması da önemlidir. Bu konuyla ilgili teknik bazı terimler üzerinden portföy performans yönetimi sağlanabilir.

Basit bir bakış açısıyla strateji belirlenirken toplam getiri üzerinden yatırımın başlangıcı ve sonucu arasındaki bir ölçüm tablosu oluşturulabilir. Burada sürekli olarak değişen varlık fiyatları artış ve azalış planlanarak toplam getirinin portföy performansı ölçülebilir.

Riskleri göz ardı etmeden sürece odaklanan yatırımcı portföyde olası aşağı yönlü düşüşlere karşılık negatifliği ortadan kaldıracak bir getiri planı hazırlar. Sonuç olarak değerlendirme aşamasında genel bir performans raporu oluşturulup hedefe ne kadar yaklaşıldığı ölçülmeli, gerekli görüldüğünde portföy revizesi yapabilme cesareti gösterilmelidir.

Rebalancing ve Portföy Revizyonları Nasıl Yapılır?

Rebalancing ve portföy revizyonu varlık dağılımı üzerinde hedefe giden yolda oluşabilecek duraklamaları önlemeyi sağlayacak bazı yönetim stratejileridir. Rebalancing Türkçe karşılığı “yeniden dengeleme” portföyün başlangıç seviyesine yeniden getirilmesi anlamına gelir.

Birikim sırasında fiyatlar zaman içinde değişebilir. Bu durum portföydeki dengeleri de değiştirir. Denge yönetiminde risk oluşabilir. Yatırımcının kendi hedefine dönük riski  kabul edebilme seviyesine geri dönebilmesi için Rebalancing kullanılır.

Portföy revizyonu ise dengeleme pozisyonundan farklı olarak piyasa koşullarına göre portföyü değiştirme ve yenileme anlamına gelir. Burada finansal hedef gözden geçirilerek ekonomik koşullar değerlendirilir ve gerekli görüldüğünde hedef ya da seçilen yatırım alanı değiştirilebilir.

Portföy Yönetiminde Teknoloji Nasıl Kullanılır?

Portföy yönetimi sırasında günümüz teknolojisinin sunduğu nimetler göz ardı edilmez. Teknolojik veriler analiz araçları portföy yönetimine daha sistematik hale getirir. Verimliliği artırıcı bir teknolojik kullanım yapay zeka ile entegre edilmiş bir sistemle en yeni trendleri kolaylıkla fark edebilmeyi sağlar.

Sosyal medyada oluşabilecek her değişim yatırım kararı üzerinde doğrudan etkilidir. Burada önemli olan karar mekanizmasını doğru değerlendirerek üzerinde hakimiyet kurabilmektir.

Geleceğe daha çok inovatif yaklaşımlarla ve yenilikçi bir bakış açısı ile yaklaşanların odağında her zaman teknolojinin nimetleri bulunur. İnsan gücünün yetmediği noktalarda uyurken dahi sürekli riski ortadan kaldırarak kazanç sağlayacak bir yazılım elbette ki teknolojinin bir getirisidir.

Alım satım sürecinde verilen emirler sayesinde oluşabilecek zararın önüne geçilirken yüksek kar elde etme potansiyeli de oluşur.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,

Anıl UZUN